2 Eylül 2012 Pazar

seç, dedim kendime: dönüp dolaşıp aynı yere gelmek mi? aynı yerde dönüp dolaşmak mı? ve mutlu muyum, diye sordum, her birimizin günde yüz kere sorduğu gibi.. ve hemen karşılaştırmalara girdim her seferinde, savunma mekanizmalarımı aşırı tüketmek istercesine.. soru işaretlerine hadlerini bildirmek gibi bir derdim varmışcasına.. ve hep yalnızmışcasına.. sonra yorgun olduğumu, çok yorgun olduğumu fark ettim, akşam eve geldiğimde.. koltuğa oturamadan, beş ay önce aldığım albümü, beş ay 1 gün olmasına karşın hala dinleyememişim, şöyle rahat rahat bir yandan çayımı içerken, bir yandan da kitabımı okurken dinleyemeyecektim bir süre daha.... ve her birimizin günde yüz kez yaşadığı hesaplaşmayı yaşadım.. sevgi saygı hesaplaşmasını?? "o beni seviyor mu" dan çok, ben kimi kandırıyorum, "onu seviyor muyum"u yaşadım.. "ben" yok.. ya da hep "ben" var.. onu bilemem.. tek şey umuyorum, herkes aşağı yukarı aynı şeyleri minumumda hissediyor.. ve bu durumda mutlaka evrende, farklı bir zaman diliminde de olsa, bir kez de olsa, tek "ben" oluyor..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder